İnci gibi dişlerle parlayan, bembeyaz bir gülümsemenin baş döndürücü etkisini hepimiz hissederiz. Ancak diş sağlığımız, görüntümüzün yanında genel sağlığımızı da ekilediğinden bir güzellik kriteri olmanın ötesinde de oldukça önemlidir. Bu yüzden, ağız sağlığımızı korumak için gerekli özeni göstermekten kaçınmamalıyız.
Zaman zaman, çeşitli sebeplerle diş problemleri yaşamamız kaçınılmazdır. Bu noktada bilinçli olmak, gereken önlemleri almak ve hastalıkları semptomlarını tanımak faydamıza olacaktır. İşte, sık karşılaşılan beş diş problemi ve çözümleriyle ilgi detaylı bir rehber, okumaya devam edin!
Diş Eti Kanaması
Diş eti kanaması dişlerin zayıflaması veya iltihaplanması sonucu ortaya çıkabilen bir rahatsızlıktır. Bu durum, genellikle fırçalama veya diş ipi kullanımı sırasında fark edilir. Hastalar bazı durumlarda, kanamaya eşlik eden ağrı, sızlama, diş eti renginde farklılık gibi belirtiler de görebilir. Diş eti kanamasına sebep olan etmenlerin başında diş plağı ve tartar vardır. Bu şu anlama gelir: Dişlerde biriken plak zamanla tartar haline gelir ve diş eti iltihabı (gingivitis) başlar. Gigintivis, diş eti kanamasına yol açar.
Bir diğer yaygın sebep periodontitis olarak bilinen diş eti iltihabıdır. Bu, gingivitisin ilerlemiş versiyonudur. İlerleyen süreçte diş eti çekilmesine ve diş kaybına varacak sonuçlar doğurabilen diş eti iltihabı, deneyimli bir diş hekimi tarafından acilen tedavi edilmelidir.
Son olarak, herhangi rahatsızlığınız yoksa ağız bakımı sırasında yanlış teknikler kullanıyor olmanız da muhtemeldir. Dişlerinizi yumuşak kıllı bir fırçayla, dairesel hareketle fırçalamaya özen gösterip, diş ipini doğru teknikle kullanırsanız diş eti kanamasının önüne geçebilirsiniz.
Diş Çürüğü
Diş çürüğü, diş minesinin ve dişin daha derin tabakalarında bulunan bakterilerin sebep olduğu, dişi içten içe çürüten rahatsızlığa verilen isimdir. Ağızda bulunan bakteriler, şeker ve nişasta gibi karbonhidratları parçalayarak asit üretmektedirler. Bu asitler, diş minesini zayıflatarak çürüğün önünü açar. Tedavi edilmediği süre boyunca yayılan çürük, ilerleyen vakalarda kanal tedavisi ve diş çekimi gerektirebilir.
Diş çürüğünü önlemenin en kesin yolu, disiplinle takip edilen bir ağız bakım rutinine sahip olmaktır. Düzenli fırçalama, diş ipi kullanımı ve gargara kullanımı ile iyice temizlenen dişlerde çürük görülme olasılığı oldukça düşüktür.
Bunun yanında, düzenli diş kontrolleri çürüğün erken evrede tespit edilmesini sağlayarak tedaviyi kolaylaştıracağından diş hekiminizle kararlaştırdığınız muayenelere gitmeniz çok önemlidir.
Ağız Kokusu
Ağız kokusu, ağız ve çevresinden yayılan rahatsız edici koku olarak tanımlanabilir. Ağız içinde kalan yiyecek artıkları zaman içerisinde çürür ve bozulur. Bozulan bu artıklar, üzerlerinde bakteri üremesine sebep olarak kökü kokunun sebebini oluştururlar.
Ağız kokusu genellikle iyi bir ağız hijyeni rutiniyle engellenebilir bir durumdur. Düzenli fırçalama ve diş ipi kullanımı ağzınızdaki yemek artıklarını temizleyeceğinden kötü kokuya sebep olacak bir sebep kalmamış olur.
Ancak zaman zaman, kötü kokuya neden olan başka durumlar da yaşanabilir. Bu noktada kararı danıştığınız diş hekimi verecektir. Şikayetinizin devam etmesi durumunda çeşitli testler istenebilir veya kokunun başka bir rahatsızlıktan kaynaklı olduğu şüphesi mevcutsa, ilgili alana yönlendirilebilirsiniz.
Diş Apsesi ve Enfeksiyon
Diş apsesi, diş etindeki veya kökündeki enfeksiyon sebebiyle diş etinde veya çevresinde biriken irine verilen isimdir. Diş çürükleri, diş eti hastalıkları veya diş travmaları sonucu bakteriler dişin içine ulaşır ve diş pulpasında enfeksiyona yol açarlar. Enfeksiyon ilerlemesine paralel olarak apse oluşumu gözlenebilir.
Uygulanacak tedavi, rahatsızlığın boyutuna ve şiddetine bağlı olmakla beraber genellikle dişin enfekte kısmının temizlenmesiyle başlar. Diş hekiminiz değerlendirmeleri sonucu kanal tedavisine veya diş çekimine karar verebilir.
Diş apsesi rahatsızlığı erken müdahele edildiği durumlarda çok daha kolay tedavi edildiğinden diş hekiminizle düzenli olarak gerçekleştireceğiniz muayeneler bu noktada hayat öneme sahip olacaktır ve aksatılmamaları gerekir.
Diş Eti İltihabı
Diş etlerinin iltihaplanması durumu olan bu rahatsızlık, gingivitis olarak adlandırılır. Gingitivis, ağızda bulunan bakteri plağının, yiyecek artıkları ve tükürük ile birleşerek dişlerin üzerinde bir tabaka oluşturmasıyla ortaya çıkar. Plak temizlenmezse, diş minesinin çürümesine neden olabilecek asit üretir. Temizlenmeyen ve tedavi edilmeyen gingitivis ilerleyerek diş eti iltihabının dişi destek dokularına yayıldığı haline, bir diğer adıyla periodontitise, dönüşür.
Periodontitis, diş destek dokularına zarar vererek diş kaybına yol açabileceği gibi çene hasarına varan sonuçları da olabilir. Periodontitis, diş hekiminizin değerlendirmelerinin sonucuna bağlı olarak ilaçlarla, diş temizliğiyle veya cerrahi müdahalelerle tedavi edilebilir. Hastalığı erken döneminde tespit edebilmek adına düzenli diş muayenesine gitmek önemlidir.
Ağız Sağlığı için Nelere Dikkat Etmeli?
Ağız sağlığınızın genel sağlığınıza büyük katkısı olan ve günlük aktivitelerinizin konforunu sağlayan çok önemli bir konudur. İşte ideal oral sağlık için birkaç tüyo:
- Düzenli diş fırçalamak: Dişlerinizi günde iki kere, yumuşak bir fırça ve doğru bir teknikle fırçalamak diş yüzeyinizi temiz tutarak diş sağlığınızı korur.
- Düzenli diş ipi kullanımı: Diş aralarına sıkışıp kalan artıklar zamanla bakteri üretmeye başlar ve bu bakteriler çeşitli ağız sağlığı problemine sebep olur. Bu durumun önüne geçmek için düzenli olarak diş ipi kullanılmalıdır.
- Gargara kullanmak: Özellikle diş hekiminiz tarafından tavsiye edilmiş bir gargarayı rutniinize eklemek plak ve tartar oluşumunun önüne geçer ağız sağlığınızı uzun vaadede iyileştirebilir.
- Diş Hekimi Muayeneleri: Evde yaptığınız bakımlar önemlidir ancak dişlerinizin belli aralıklarla bir profesyonel tarafından kontrol edilmesi dişlerinize yapabileceğiniz en büyük yatırımdır. Diş hekiminizin önerileriyle daha sağlıklı bir rutin oluşturabilir ve diş rahatsızlıklarını erken dönemlerinde yakalayıp tedavi edebilirsiniz.
Hamilelerde Ağız Sağlığı
Gebelik sırasında ağız sağlığına özen göstermek, anne adayının daha konforlu ve sağlıklı bir gebelik geçirmesine yardımcı olur. Gebelikte özen gösterilen oral sağlık, bebeğin gelişiminde de önemli bir rol oynayabilir.
Hamilelik döneminde yaşayacağınız hormonal değişiklikler, diş eti hassasiyetini artırabilir ve diş eti iltihabına neden olabilir. Bu nedenle, gebelik döneminde iyi bir ağız ve diş bakım rutini oluşturmak önemlidir. Diş fırçalama, diş ipi kullanımı ve düzenli diş hekimi kontrollerinin dahil edileceği bu rutin, diş ve diş eti rahatsızlığı yaşama olasılığınızı düşürür.
Çocuklarda Ağız Sağlığı
Çocuklarda ağız sağlığı önemli bir konudur. Küçük yaşlarda edinilen ağız bakım alışkanlıkları, çocukların diş ve diş eti sağlığı anlamında uzun vadede büyük avantajlar yaratır. İlk diş çıkarma döneminden itibaren, ebeveynlere çocuklarının ağız sağlığını dikkatle takip etmeleri önerilir.
Diş fırçalama alışkanlığı kazanımı çocuklarda ağız sağlığının ilk adımıdır. Diş çıkarma sürecinde diş fırçalama, dişlerin temizlenmesi ve çürük oluşumunun önlenmesi açısından oldukça önemlidir. Ebeveynler, çocuklarına uygun diş fırçası ve diş macunu konusunda diş hekimlerinden danışmanlık alabilirler.
Çocuklarda ideal ağız sağlığını sürdürmenin diğer yöntemi düzenli muayenelerdir. Takip edilen muayeneler esnasında çocuk, ağız bakımı hakkında bilinçlenir ve bir rutine alışması daha kolay olur. Bununla beraber, diş hekiminizin incelemeleri sayesinde, herhangi hastalığı erken döneminde tespit ederek tedavisini kolaylaştırma şansına da sahip olursunuz.
Günlük Diş Fırçalama Rutini Nasıl Olmalıdır?
İdeal diş fırçalama rutini için diş hekiminizin onayladığı bir diş macunu ve yumuşak kıllı bir diş fırçası kullanmalısınız. Dişler dairesel hareketlerle, nazik bir biçimde fırçalanmalı, fırçalama esnasında arka dişler atlanmamalıdır. Diş sağlığınız açısından günde iki kez diş fırçalamanız önerilmektedir. Böylece dişlerinizi yemek artıklardan ve bakterilerin ürettiği asitlerden temizleyerek diş etlerinizi ve diş minenizi korumuş olursunuz.
0 Yorum